Edirne sevdalısının Kırkpınar aşkı örnek teşkil ediyor
Edirne'de her yıl düzenlenen Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin tanıtımına katkı sağlamak amacıyla iş yerinin giriş kısmında Kırkpınar objelerinin yer aldığı bir köşe oluşturan güreş sevdalısı Eczacı İbrahim Ay, bu yıl da geleneği bozmadı.
Edirne'de Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin tanıtımına katkı sağlamak ve kent esnafına örnek teşkil etmek amacıyla iş yerinin giriş kısmına Kırkpınar Köşesi oluşturan belediye eski başkanlarından güreş sevdalısı Eczacı İbrahim Ay, davul-zurna ekibinin Kırkpınar davetine iş yerine koyduğu davul ile eşlik etti.
Eczanenin girişinde oluşturulan köşede, ağa kıyafetli manken, davul-zurna, kıspet, ağanın altın kemeri, yağ ibriği ve kırmızı dipli mum gibi Kırkpınar'ı simgeleyen objeler yer alıyor.
1950 yılından beri Kırkpınar yağlı güreşlerini izlediğini söyleyen Edirneli güreş sevdalısı esnaf İbrahim Ay, kentteki esnafların Kırkpınar'a katılmadığını belirterek bu ata sporuna destek olmaları konusunda çağrıda bulundu.
Edirneli esnafın Kırkpınar için bir şeyler yapması gerektiğine dikkat çeken Ay, esnafın işyerlerinde Kırkpınar'ı yansıtan objelere yer vermesi ve o heyecana ortak olması gerektiğinin altını çizdi.
Her yıl geleneksel olarak Kırkpınar Köşesi hazırladığını belirten Ay, Kırkpınar'ı yansıtan davul, zurna, ibrik, kıspet, kemer gibi objelerle o heyecanı yaşadığını ve misafirlere tanıttığını ifade etti.
Her sene Kırkpınar'a davette 20 davulcu 20 zurnacının iş yerinin önüne geldiğini ve karşılıklı davul-zurna çaldıklarını söyleyen Ay, "Ben de davulumu çıkarırım. Onların karşısında davulumu çalarım. Bir nevi Kırkpınar orkestrasının şefi olurum. O da beni mutlu ediyor. Güzel bir Kırkpınar geçmesini istiyorum. İnşallah kazasız belasız yoğun bir Kırkpınar geçer" dedi.
"Uluslararası anlamda daha fazla tanıtım yapılmalı"
Kırkpınar köşesinin özellikle yabancılar tarafından yoğun ilgi gördüğünü ve merak ettiklerini belirten Ay, "Onlara Ata sporu yağlı güreşi ve gelenekleri anlatıyoruz hoşlarına gidiyor. Hatta onlara Kırkpınar'ın tarihçesini anlatırken o tarafta doğduğunu da anlatıyoruz, şaşırıyorlar. Bu geleneğin uluslararası tanıtım kısmı zayıf kalıyor, daha fazla tanıtılmalı" ifadelerine yer verdi.
Özlem Ceylan