Ankara katliamını unutmadılar
Edirne Emek ve Meslek Örgütleri Platformu, DİSK, KESK, TMMOB, TTB Saraçlar Caddesinde 10 Ekim Ankara Katliamının ikinci yıldönümü dolayısıyla basın açıklamasında bulundular.
Kezban Demir, Emek ve meslek örgütleri adına yaptığı konuşmada; “10 Ekim Ankara katliamının ikinci yıldönümünü de toplumun vicdanında, yüreklerimizde derin ve onulmaz bir yara açan bu katliamda kaybettiğimiz arkadaşlarımızı anmamız, acımızı ifade etmemiz, katliamı kınamamız bir kez daha polis vahşeti ile engellendi. Katliamda kaybettiğimiz arkadaşlarımızın ailelerine, yaralılarımıza, bu katliamdan etkilenen ve anmaya katılmak isteyen herkese polis valilik emriyle plastik mermilerle, gazla, kalkanlarla, tekmelerle, hakaretlerle saldırdı. Yüreğinde insan sevgisi ve barış özlemi dolu olan 102 arkadaşımızın katledilmesinin, 500e yakın arkadaşımızın yaralanmasının acısı yüreklerimizde halen tazeyken bugün öfkemiz daha da arttı. Hepimiz o gün o meydandaydık. Her türlü istihbari bilgiye rağmen hiçbir önlem alınmadığı için gerçekleşen patlamaların tanığıyız. Kamu görevlilerine kendi güvenliğinizi alın, alandan uzak durun” diyerek patlamalardan haberdar olduklarının tanığıyız. Patlamaların yaşandığı alanda yaralıların acilen hastanelere ulaştırılması için önlem almak yerine alanı fişeklerle gaza boğduklarının tanığıyız. Geç gelen ambulansların, tomalarla alanı yıkayarak delillleri kararttıklarının tanığıyız. Müfettiş raporlarında sorumlulukları belirtildiği halde istihbarat bilgisini gizleyen, arama noktaları oluşturmayan, hiçbir güvenlik önlemi almayan, katliamda ihmali ve sorumluluğu bulunan kamu görevlilerine valilikçe soruşturma izni verilmediğinin tanığıyız. Acımız çok büyük ve tarifsizdir. Aradan geçen süre içinde ne acımızda, ne de öfkemizde en küçük bir azalma söz konusu değildir. Türkiye’nin en kanlı katliamlarından birisi olan 10 Ekim katliamının insani değerlerini yitirmemiş milyonlarca insanın yüreklerini yaktığını, içini acıttığını biliyoruz. Tüm Bel Sen Edirne Şube Başkanı Esvet Duran arkadaşımız da Ankara Katliamında ayağından yaralanmış, yaşan acılara kalbi dayanamamış ve 25 gün sonra 47 yaşında yaşamını yitirmişti. Demokrasiye barışa kardeşliğe ve emeğin örgütlü mücadelesine inanarak yürüttüğü mücadelesi mücadelemizle sürecektir. Bugün de katliamın ikinci yılında gerçekleştirmek istediğimiz anmaya yapılan saldırının, atılan tekmelerin, savrulan hakaretlerin, plastik mermilerin, sıkılan gazın tanığı kılındık. AKP iktidarı katliamda sorumluluğu bulunan siyasileri, kamu görevlilerini tespit ederek yargılanmalarını sağlamak yerine, 10 Ekim’i anmak isteyenlere, 10 Ekim için adalet talep edenlere acımasızca saldırı emri vererek tarafını bir kez daha göstermiştir. Bugün yaşanan polis vahşetini şiddetle kınıyoruz. 10 Ekim anmasına yönelik polis saldırısının tüm sorumluları hesap vermelidir. 10 Ekim ve ardından gelen süreçte yaşananlar, barış, demokrasi ve emekten yana bir Türkiye talebinin halen en acil ve yakıcı talep olduğunu ortaya koymuştur. AKP iktidarı OHAL ve KHK’lere dayanarak haksız, hukuksuz, keyfi bir biçimde en temel insan hak ve özgürlüklerini hiçe saymaktadır. Bizler, bu vahşete, bu saldırganlığa boyun eğmeyeceğiz, bu karanlığı dayanışmayla aşmak için mücadelemizi yükselteceğiz. Bombalar, katliamlar, polis saldırıları emeğin haklarını savunmamıza, demokrasinin, barışın tesis edildiği laik bir Türkiye için mücadele etmemize engel olamayacak!” dedi.
Özlem Ceylan