'Aslında bugün bir kutlama günü değil, farkındalık günüdür'
Edirne Çocuk Hakları Derneği Başkanı Av. Nebahat Çavuş 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü dolayısıyla açıklamada bulundu. Dünya Kız Çocukları Günü'nün, kutlama günü değil, bir farkındalık günü olduğunu vurgulayan Çavuş, 'Dünya Kız Çocukları Gününü öneren üç ülkeden biri olmamıza rağmen kız çocuklarının durumu endişe verici. Ülkemizde yaygın olarak görülen "çocuk yaşta yapılan evlilikler" devam ediyor' dedi.
“Kız çocuklarının güçlendirilmesinde ailelere ve toplumlara büyük rol düşüyor”
Türkiye, Kanada ve Peru’nun önerileriyle Birleşmiş Milletler üye ülkeleri 11 Ekim 2012 tarihinde tarafından kız çocuklarının tüm potansiyellerine ulaşmalarının önündeki engellere dikkat çekmeyi amaçlayan “11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü” nün kabul edildiğini dile getiren Çavuş; “Kararda “Birleşmiş Milletler Binyıl Kalkınma Hedeflerine” ulaşılması ve kız çocuklarının kendilerini etkileyecek kararların alınmasına katılımı açısından kız çocuklarının desteklenmesinin, güçlendirilmesinin ve onlara yatırım yapılmasının son derece önemli olduğu, ayrıca bunun başarılmasının kız çocuklarına karşı ayrımcılık ve şiddeti önleyeceği, onların insan haklarından tam ve etkili bir şekilde yararlanmalarını sağlayacağı belirtilmiştir. Ayrıca kararda, kız çocuklarının güçlendirilmesinde ailelere ve toplumlara büyük rol düştüğü de vurgulanmaktadır” dedi.
“Kutlama günü değil, farkındalık günüdür”
Dünya Kız Çocukları Günü’nün, kutlama günü değil, bir farkındalık günü olduğunu ifade eden Çavuş; “Dünyada ve ülkemizde; eğitime ve sağlığa erişim, yaşama hakkı, toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve istismar gibi pek çok konuda ayrımcılık yaşanmaya devam ediyor. Bu gün, dünyada ve ülkemizde kız çocuklarına yapılan ayrımcılığın, uğradıkları şiddetin ve çocuk yaştaki evliliklerin önlenmesi günüdür. Dünya Kız Çocukları Gününü öneren üç ülkeden biri olmamıza rağmen kız çocuklarının durumu endişe verici. Ülkemizde yaygın olarak görülen "çocuk yaşta yapılan evlilikler" devam ediyor. Zaman zaman evlenme yaşını düşürmeye, çeşitli bahanelerle kız çocukların tecavüzcüsü ile evlendirmeye yönelik yasal düzenleme çalışmaları gündeme getirilmeye devam ediyor. Kız çocukların, çocukluğundan koparılıp çoğunlukla kendisinden yaşça büyük bir erkeğe karı, ana babası dışındaki kişilere gelin olması, evini çekip çevirmeyi yüklenmesi, kendisi çocukken çocuk doğurmak ve çocuk yetiştirmek zorunda bırakılması İnsan Haklarına, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesine aykırıdır” şeklinde açıklamada bulundu.
“Eğitime devam edemeyenlerin çoğu kız çocuklardır”
Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre, ülkede çocuk yaşta evlilik ve nişanlılık nedeniyle eğitime devam edemeyenlerin nerdeyse tamamının kız çocuklardan oluştuğunu söyleyen Çavuş; “Eğitim sistemindeki düzenlemeler ile kız çocuklarının okuldan uzaklaştırılmasının, erken evlilik yaptırılmasının, ev içi ya da ev dışı ve tarım işçisi olarak çalıştırılmasının önü açılmaktadır. Cinsiyet ayrımcılıklarını yerleştirecek bilgiler müfredattan ve tüm okul kitaplarından derhal çıkarılmalı.
Ülkemizde çocuk istismarıyla ilgili dava sayısı artıyor. Bebek yaştaki çocuklar dahi cinsel istismara, fiziksel ve duygusal şiddete maruz kalmakta. İstismara uğrayan çocuklara ve ailelere gerekli sosyal ve psikolojik destek sağlanamadığından okuldan uzaklaşma; eğitim hayatına devam etmeme sonucunu doğuruyor. İstismar davalarındaki yargılama süreci, iyi hal uygulaması kabul edilemeyecek sonuçlar yaratıyor” dedi.
Okulların sadece eğitim yuvası değil, aynı zamanda çocukları koruyabilme adımlarının atıldığı ilk yer olduğuna dikkat çeken Çavuş, Devlet tarafından çocukların sağlığı ve eğitimi için her türlü tedbiri alınarak, yüz yüze eğitim gerekli tedbirler alınarak başlaması gerektiğini söyledi.
Özlem Ceylan