'Camiler boş kaldı, Türkçe öğrenmek isteyenler azaldı'

*Bulgaristan'da 1984 yılında uygulanan asimilasyon girişiminde çıkan olaylarda annesinin kucağında öldürülen 17 Aylık Türkan Feyzullah için anma töreni düzenlendi *Balkan Rumeli Konfederasyon Genel Başkanı Zürfettin Hacıoğlu, ' Bu gün ne acıdır ki, Bulgaristan'da camilerimiz boş kalmış, Türkçe öğrenmek isteyenlerin ise sayısı yok denecek kadar azalmıştır' dedi.

'Camiler boş kaldı, Türkçe öğrenmek isteyenler azaldı'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Annesinin kucağında öldürülen ve adı ölümsüzleşen Türkan Bebek için Edirne’de anma töreni düzenlendi. Türkan Bebek Anıtı önünde düzenlenen törene Vali Günay Özdemir, Belediye Başkanı Recep Gürkan, 54. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Salim Afgün, Edirne Emniyet Müdürü Ali Kemal Kurt, Edirne Jandarma Komutanı Albay Alpaslan Doğan, Bulgaristan Kırcaali Belediye Başkan Yardımcısı Mümin Ali, Edirne Milli Eğitim Müdürü Hakan Cırıt, Edirne Müftüsü Emrullah Üzüm, Edirne Halk Eğitim Merkezi Müdürü Recep Kozan, Balkan Rumeli Konfederasyon Genel Başkanı Zürfettin Hacıoğlu, Edirne Balkan Türkleri Federasyonu Genel Başkanı Nedim Dönmez, Trakya Balkan Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Cevat Güneş, Bulgaristan'dan ve çeşitli illerden gelen vatandaşlar ile Edirne’de yaşayan soydaşlar katıldı.  Türkan bebek Anıtına çelenklerin konulmasından sonra saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Törenler Trakya Balkan Türkleri Kültür Ve Dayanışma Derneği Başkanı Cevat Güneş’in konuşması ile başladı. Güneş “ Burada 1989 yılı öncesi Bulgaristan’da var olan totaliter rejim tarafından Türklere karşı başlatılan asimilasyon kampanyasına karşı hayır demek için dik duran ve direnen Bulgaristan Türklerinin sembolleşmiş ismi olan Şehit  Türkan Bebek’i  anma vesilesiyle bir araya geldik.  Her yıl 24 Aralık’ta bu acılarla dolu kurbanları anmak ve onlara karşı sonsuz şükranlarımızı ifade etmek için Bulgaristan totaliter rejimin asimile politikasına karşı duruşun simgesi haline gelen Türkan Bebek anıtına gelip anma törenimizi gerçekleştiriyoruz. 2013 yılından bu yana takip ettiğimiz bu anma etkinliği ile ana vatan dışında kalan tüm soydaşlarımıza sahip çıkıp onların yaşadıkları zulümleri bir daha yaşatmaması için hatırlamak ve de unutturmamak için burada bulunan herkesi Bulgaristan Türklerinin bu haklı davasında yer aldığı için teşekkür ediyorum.” Dedi.

“GERÇEK AMA ACI”

“1993 yılında Bulgaristan cumhuriyetinde 114 bin Türk evladı Türkçe öğrenmek için okullara müracaat edip Türkçe okuyor. Yıl 2017. Şimdi ise sayı5 bin 600. Camilerimiz onardık, güzelleştirdik ama camiler boş” diyen Balkan Rumeli Konfederasyon Genel Başkanı Zürfettin Hacıoğlu

“Burada toplanmamıza vesile olan şehitlerimiz 1984 yılının Aralık ayında başlayıp, 85’in Mart ayında sonlandırılan Bulgaristan Türkleri üzerine uygulanan asimilasyon girişimidir. Neden asimilasyon girişimi diyorum; 1 1milyonun üzerinde Bulgaristan Türklerinin ismi, Bulgaristan Hristiyan ismi olarak değiştirilmiştir. Özetlersek Ahmet olmuştur Angel, Ayşe olmuştur Anka. 2 Bulgaristan Türklerinin ana dilini, güzel Türkçemizi konuşmak yasaklanmıştır. Nasıl bir yasak evde aile arasında dahi Türkçe anadili kullanmak okulda, sokakta iş yerinde, otobüste trende yasaktı. Sosyal alanda anadil Türkçeyi konuşmak yasaktı. 3 dini bayramlarımızı kutlamamızı yasakladılar. Allah rahmet eylesin babamla beraber 5 sene boyunca bahçemizin en saklı yerinde, kurbanı akşam namazında kestik. Birçok kişi Balkanda sürü koyundayken bayırda kestiler. Kimisi ahırlarda kesmek zorunda kaldı. Bayramlaşmak yasaktı. Halbuki bu yasak gelmeden önce köydeki Bulgar öğretmenlerimize biz kurban payı veriyorduk. Oradaki Bulgar Türk toplumu arasındaki ilişkilere de zarar verdiler. Camilerimize kalın kalın zincirler vurdular. Benim annemi Kırcaali bölgesinde dönemin milletvekili bir bayan hanımefendi biz abimle arabamızı tamir ederken, anneciğimiz de yanımızdaydı onun şalvarını kesmeye geldi makası elinde. Bizim giyim kuşamımızı yasakladılar. Etek giyeceksin şalvar takmayacaksın dediler. Yetmedi; cenazelerimizi dinimizin gerektirdiği şekilde defnedemiyorduk. Cenazemizi kefene saramıyorduk yıkayamıyorduk ve birçok yaşlımız hastalandığı zaman hastaneye gitmek istemiyordu sebep neydi biliyor musunuz çünkü hastanede hakkın rahmetine kavuşursa zaten onu orda sandığı çivileyip köye resmi elbiseli polislerle doğru mezarlığa ve gömüyorlardı. Gece yarısı cenaze defnettiğimizi bilirim tekbir getiremeden, dua okuyamadık, Kur-an okuyamadık başlarında. Bütün bunlarla yetinmediler mezarlıktaki Arapça Osmanlıca mezar taşlarını tahrip ettiler yıktılar. İşte o zaman dedim korkma bunlar başaramayacak eğer ki benim atamın ceddimin mezar taşından dahi korkuyorsa aydınlık günler önümüzdedir. Şimdi günümüze gelelim demokrasi geldi. Gerek Bulgaristan’dan Türkiye’ye göç etmiş bizler gerek buradaki kardeşlerimiz Bulgaristan’daki camilerimizi gereken yere getirdik ama bakın cemaat ne kadar bakın. 1993 yılında Bulgaristan cumhuriyetinde 114 bin Türk evladı Türkçe öğrenmek için okullara müracaat edip Türkçe okuyor. Yıl 2017 Bulgaristan Cumhuriyeti’nin Milli Eğitim Bakanlığı’nın 5 bin 600. İşte acaba yine kul azıyor mu? Türkan bebek anıtı ve parkı buraya tesadüfen yapılmadı burada arkamda 200’ün üzerinde Göçmen konutları var. Çok düşündük nereye yapalım. Göçmen konutlarına mı yapsak acaba dedik akşam eve gelirken bakıp hatırlasınlar evladım bak bu Türkan bebek senin gibi okula gidecek yaşa gelmeden zalim bir kurşunla şehit edildi. Evladına belki söyler dedik.  Arkadaşlar 1 milyonun üzerinde Müslüman ve Türk’ün adı değiştirildi dedik ama hala Türkiye’de yaşayıp devlet memuru olan derneklerde STK’ larda siyasi partilerde görev yapmalarına rağmen cebindeki Bulgar kimliğinde ismi Angel, Ivan, Anka. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Eğer bunları bugün burada söylemeseydim şehitlerimizin aziz hatırasına ihanet etmiş olurdum diye düşünüyorum.” dedi.

“ŞEHİT POLİSİMİZİN AİLESİ DEBULGARİSTAN’DAN GÖÇ ETMİŞTİ”

Törende konuşan Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Türkan bebeğin bir sembol haline geldiğini söyledi. Başkan Gürkan,

“ Bulgaristan Türklerine yapılan zulmün, vahşetin ve neredeyse bir katliamın sembol ismi haline gelen şehit Türkan bebeği ve annesini rahmet, minnet ve şükranla yad ediyorum. Yine bugün her ikisi de yaşasalardı Türkan bebekle aynı yaşta olan evladımız, kızımız şehit Nefize Çetin Özsoy'u da bir kez daha rahmet ve minnetle yad ediyorum. Nefize kızımız da Türkan bebek gibi o zulümden bir şekilde nasibini almış evladımızdı. Onun ailesi de Bulgaristan'daki bu zulüm politikaları nedeniyle Türkiye'ye göç etmek zorunda kalmıştı. Muhacir olmuştu. Burada babası ve annesinin gayretleriyle eğitimini tamamlamış, öğretmen olmuş ama atanamadığı için polisliği seçmiş ve polislik sırasında anavatanını terörün hain kurşunlarından korumaya çalışırken vatan toprakları için kendi bedenini, kendi canını gözünü kırpmadan kahpe kurşunlarına karşı siper ederek anavatanda şehit olmuş ve Edirne'ye defnedilmişti. Dost ve kardeş belediyemiz Kırcaali Belediyesi ile yaptığımız görüşmede, Türkan bebeğimizin, evladımızın doğduğu köyde onun adına bir çeşmesi var. Biz, kızımızın doğduğu Kırcaali'nin Çiftlik köyünde de Nefize Çetin Özsoy adına da bir çeşme yapalım.dedik. Bu teklifi İçişleri Bakanlığımıza ileteceğiz, onaylaması halinde en kısa zamanda kardeş belediyemiz Kırcaali ile kardeş başkanım, dostum Hasan Aziz ile birlikte Çiftlik köyünde Nefize Çetin Özsoy adına da hatıra çeşmesine yaparak onun ismini de sonsuza kadar yaşatacağız inşallah” dedi.

“TEK ÜLKEYİZ”    

Dünyanın neresinde bir zulüm varsa sadece Türkiye’nin mazlumlara kapılarını açtığını ve dünya da halen zulümlerin devam ettiğini belirten Vali Günay Özdemir,

Türk Milletinin tarih boyunca zulümlere karşı çıktığını söyledi. Özdemir, Balkanlar'daki soydaşların tarih boyunca Balkanlar'a huzur, mutluluk, barış ve imar götürdüğünü vurguladı. Balkanlarda tarih boyunca zulümlerin yaşandığını belirten Vali Günay Özdemir, “ En son yaşanan zulümlerden birisi de bugün andığımız şehit olan Türkan bebek ve şehitler. Son dönemde Bulgaristan'da, Balkanlar'da da gerçekten ciddi anlamda demokratik gelişmeler olmakta. Özellikle Bulgaristan konusuna değinmek istiyorum. Avrupa Birliği demokrasi olarak dünyada örnek olmasına rağmen son dönemde görüyoruz ki demokrasiden, insan haklarından uzaklaşan bir seyir çiziyor. Bulgaristan da son dönemde gerçekten oradaki soydaşlarımız, Müslüman kardeşlerimiz ve oradaki diğer farklı inanç ve düşüncedeki insanlar beraber yaşama, birlikte yaşama anlamında da demokratik gelişme olarak önemli mesafeler katediyor. Camilerin yapılması, kültürel anlamda faaliyetlerin yapılması, farklı inanç ve düşüncedeki insanların da inançlarını yaşama ile ilgili öneli yapıların ve altyapıların yapılmasıyla ilgili ciddi çalışmalar var. Bundan dolayı da hem oradaki siyasi partilerimizin aynı zamanda oradaki şu anda hükümette bulunan Başbakan Borisov'un da ciddi destekleri olacağına inanıyorum. Bundan sonra daha iyi açılımlar olacağını düşünerek kendisine de teşekkür ediyorum” dedi. Vali Özdemir’in konuşmasından sonra ise Bulgaristan’dan gelen öğrenciler şiir okudu, Türkan bebek ve şehitlerimiz için dua okundu ve Etli Pilav ikramı yapıldı.

Özlem Ceylan/Özlem İnan