Çevre severler çare arıyor

Edirne merkeze bağlı Demirhanlı ve Hacıumur Köylerinde kömür işletmesi nedeniyle tarım arazilerinin yarısına yakını sular altında kalıp kullanılamaz hale geldiği iddia edilmişti. Köy halkının eyleminin ardından çevre örgütleri temsilcileri ilk olarak olay yerinde inceleme yaptı ardından Edirne Çevre ve Şehircilik Müdürü Abdullah Bülbül'e anlatarak çare aradı.

Çevre severler çare arıyor
TAKİP ET Google News ile Takip Et

 Edirne Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünden randevu alan çevre dostu bazı kurum ve kuruluşlar söz konusu sorunu Edirne Çevre ve Şehircilik Müdürü Abdullah Bülbül’e anlatarak yardım istediler.

             Söz konusu durumu yerinde inceleyip olayı muhtar ve köy halkından dinleyerek, çözüm bulduklarını belirten Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Ayten Eren; “Bir süredir Demirhanlı Merasına yapılmış olan kömür ocağının çevreye zarar verdiği ile ilgili gündeme bir haber düştü. Bunun üzerine biz de dün Mimar Mühendisleri Odası Temsilcisi, Makine Mühendisler Odası Temsilcisi, Edirne Tabipler Odası Temsilcisi, Dayko ve Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği olarak önce işletmeyi gezdik. Çevreye verdiği zararı tespit ettik. Daha sonra köy kahvesinde muhtar ve köy halkı ile oturduk konuştuk. Bir süredir o bölgede bir koku, dere yatağının değiştiğine ve bir göl haline geldiğine dair izlenimler var gözlemler var. Dere artık bir göl haline geldi. Çevrede ağır bir koku var. Bütün bunların toplamında bu işletmenin çevreye zarar veren bir işletme olduğu kanısına vardık. Sivil toplum örgütü ve meslek odalarıyla birlikte bu iş için birlikte çalışmaya karar verdik. Bugün çevre ve şehircilik müdürlüğünden randevumuzu aldık. Müdür ey ile görüştük konu bize aktarıldı. Bu işletmeye geçen ay bir kapatma verilmiş çünkü kömür çıkarma belgesi var ve işletmenin ama yıkama, kırma, paketleme gibi hiçbir işlemleri yapma ruhsatları yok. Yani kaçak bir şekilde çevreye zarar vermişler. Normalde bir yıkama havuzu olması gerekiyormuş. Bu işletme dereye bir set çekerek doğal bir yıkama havuzu yapmışlar. Ve dere bu sebeple kirlenmiş. Sonuç olarak cezası kesilmiş 13.07.2018 tarihinde mali ceza verilmiş. Zaten diğer işlemler için bir ruhsatı olmadığı içinde tamamen kapatılmış. Bundan sonraki süreçte uğranılan zararların karşılanması üzerinde çalışmalar yapmak istiyoruz.” İfadelerini kullandı.

“Halkımızın sağlığını korumaya kararlıyız”

             Edirne Tabipler Odası Temsilcisi Ertuğrul Tanrıkulu ise, temsilcisi olduğu kuruluşun halkın sağlığını korumak için ellerinden geleni yapacaklarını ve bu konunun takipçisi olacaklarını belirterek, “Ayrıca özel idareyle görüşüp bu ruhsat işinin ne durumda olduğunu ruhsatın tamamının iptal edilip edilmeyeceğini konuşacağız. Yine devlet su işleri ile dere yatağının tekrar eski haline getirilmesi için bir süre vermiş şirkete onun takipçisi olacağız. Tabip odası olarak biz ne yapabiliriz? Ne yapmalıyız? Halkın sağlığı ile yakından ilgili bir konu. Özellikle koruyucu etkinlik anlamında, çevre sağlığı, halk sağlığı konusunda bizde Edirne Tabip odası olarak bu konuyu görüştük. Oraya gittik, gördük. Orada çok ağır bir koku olduğunu ve köylüler şunları söyledi; Rüzgâr estiği zaman camları açamadıklarını ve kokudan duramadıklarını söylediler. O koku ve kükürt ’ün, tozun doğaya ve insan sağlığına zararlı olduğunu biliyoruz. O konuda da hızlı davrandık, basınımız bize bu konuda ciddi bir yol gösterdi. Eğer o suyun kesilmesi ve oraların su altında kalması haberi olmasaydı bizim bu işletmeden haberimiz olmazdı. Köylüde kokudan dolayı şikâyet etmedi, tarlaları su altında kalınca şikâyet ettiler. Dün oraya gittik tabip odası olarak halkımızın sağlığını korumaya kararlıyız. O konuda çalışmalarımız devam edecek.”

Filiz UÇAN