EMİTT'te Osmanlı saray mutfağı lezzetlerine yoğun ilgi

23. Uluslararası Doğu Akdeniz Turizm ve Seyahat Fuarı'na (EMITT) katılan Edirne'nin standı, tava ciğerin lezzet yoldaşı Karaağaç acı biberi ve Osmanlı saray tatlıları ile ziyaretçilerden ilgi görüyor.

EMİTT'te Osmanlı saray mutfağı lezzetlerine yoğun ilgi
TAKİP ET Google News ile Takip Et

 23. kez kapılarını açan dünyanın en büyük 4 turizm fuarı arasında yer alan EMITT-Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı'na katılan iller arasında yer alan, bir dönem Osmanlı Cihan Devleti'ne payitahtlık yapmış Edirne'nin standı yoğun ilgi görüyor
 "Dünyanın en tatlı acısı" olarak tarif edilen acı biberi yiyenlere ardından şifalı tatlı deva-i misk helvası ikram ediliyor

 

Edirne tanıtım standı, Edirne Valiliği himayesinde Edirne Kültür ve Turizm Müdürlüğü koordinasyonunda belediye, borsa, oda ve Trakya Kalkınma Ajansı katkılarıyla İstanbul TÜYAP Fuar Merkezi 5'inci holde yerini aldı.

Edirne'ye ait pek çok simgenin yer aldığı stantta, en çok ilgiyi Osmanlı döneminde Edirne 2. Beyazıt Külliyesi'nde tedavi amacıyla da kullanılan deva-i misk helvası ve Karaağaç acı biberinin tanıtıldığı bölüm görüyor.

Edirne'nin acısı ve tatlılarını tanıtan, kentin gönüllü turizm elçileri olarak tanınan Edirne Tanıtma ve Tava Ciğeri Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar ve derneğin başkan yardımcısı şekerlemeci Arif Meriç'in ilgi çeken sunumlarını dikkatini çeken fuar ziyaretçileri uzun süre stant önünden ayrılmıyor.

"Dünyanın en tatlı acısı" olarak tarif edilen acı biberi yiyenlere ardından şifalı tatlı deva-i misk helvası ikram ediliyor

Dinar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 15 yıldır EMİTT'te Edirne'yi acısıyla tatlısıyla tanıttıklarını söyledi.

Edirne'yi her alanda ve platformda daha iyi tanıtmak için çaba gösterdiklerini ifade eden Dinar, "15 yıldan beri her yıl EMİTT Fuarı'na geliyoruz. EMİTT dünya ölçeğinde dünyanın 4. büyük fuarı. Burada olmak bizim için bir onur. Edirne ciğerini getiremedik ancak biber ve Deva-i miskini getirdik. Ama ne olursa osun Edirne'nin burada olması çok önemli. Burası hakikaten bir sınav yeri." dedi.

Şekerlemeci Arif Meriç de 41 yıldır Osmanlı mutfağını gelecek kuşaklara aktarmak için mücadele ettiğini ifade etti.

"Dedelerimizden aldığımız miras" olarak tanımladığı deva-i miski dünyaya duyurmak istediğini anlatan Meriç, 'deva-i misk'in Osmanlı döneminde hastalık tedavisinde kullanıldığını vurguladı.

Kırk farklı baharattan elde edilen helvanın yoğun ilgi görmesinden dolayı mutluluk duyduğunu bildiren Meriç, şöyle konuştu:

"Tarihe tanıklık ediyorum. 41 yıldan beri 'Edirneli Arif usta' olarak dedelerimizden aldığımız miras var. Akıl hastalıkları, ruh hastalıkları tedavisinde kullanılan, Edirne 2. Beyazıt Külliyesi'nde bir taraftan sular akarken bir taraftan rast ve hicaz makamı türkülerle beraber insanların şifa bulduğu 40 baharattan yapılan helvayı getirdik. Her yıl 15 yıldan beri fuara katılıyoruz. Bizim ecdadımız hiç hastalanmadı. Hep dimdik ayaktaydı. Çünkü şifalı Edirne'nin tarihi Deva-i miskini aşkımızla, muhabbetimizle, sevgimizle yapıyoruz. Herkesi Edirne'ye davet ediyoruz. Gelin bütün ikramlar bizden diyoruz."
AA