Kalp damarınızda  plak olmasın!

Kolesterol, tansiyon, şeker gibi kronik rahatsızlıkların yanı sıra ailede damar sertliği hastalığına yatkınlığı olan bireyler kalp damar plağı riski ile karşı karşıya kalabilir. uzmanlar kalp krizine kadar sürükleyen plaklara karşı uyarılarda bulunuyor. Plakların en sık kalp damarlarında ve beyine  giden boyun  damarlarında görüldüğünü söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Çetin Gül, damardaki plakların genellikle ilerleyip darlık oluşturana ya da kalp krizine kadar belirti vermeyip sinsi şekilde ilerlediğini söyledi.

Kalp damarınızda  plak olmasın!
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Plakların damar duvarı içinde kalsiyum ve kolesterol içerikli maddelerin birikmesiyle oluşan pürüzlenmeler olduğunu söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Çetin Gül, Kalp damar plaklarının çoğunlukla kalbi besleyen atardamar yani koroner damarlarda meydana geldiğini ve bu durumun Aterosklerotik Koroner Kalp Kastalığı (ASKH) olarak tanımlandığını aktardı.

Damar plağının içinde vücut hücreleri tarafından yutulmuş ancak orada birikmiş kalsiyum benzeri sertleşmiş minerallerin de içinde bulunduğu kolesterol yapılarının olduğunu belirten Uzman Dr. Gül, Plakların en sık kalp damarlarında ve beyine  giden boyun  damarlarında görüldüğünü, bunların dışında farklı bölgelerde görülebilse de diğer damarlardaki plakların o kadar riskli olmadığına değindi.

"Plaklar binanın temelidir"

Kalp damarlarındaki oluşan daralmayı 10 katlı bir binaya benzeten ve plakların binanın temelini oluşturduğunu söyleyen Uzman Dr. Gül, plak varsa ve önlem alınmazsa bu durumun damarda darlığa ve sonunda tıkanıklığa kadar ilerleyebileceğini vurguladı.

Kalp damar plakları, yüksek kolesterol, yüksek tansiyon, şeker hastalığı , sigara kullanımı, ileri yaş (erkeklerde 45 yaş ve kadınlarda 55 yaştan büyük olmak) ailede ateroskleroz (damar sertliği) hastalığına yatkınlık bulunması gibi faktörlerle damar iç yüzeyinin zaman içinde normal fonksiyonlarının bozulması ve pürüzlenmelerin ortaya çıkmasıyla oluşabildiğini belirten Uzman Dr. Gül, genç hastalarda damarlarda yüzde 30-40 arası bir darlık yapan plak yapısının henüz sertleşmediğini söyledi.

"Ani kalp krizlerine yol açabilir!"

Daha yumuşak ve genç olarak tanımlanan bu plakların hassas yapıda ve yırtılarak üzerine kümelenen pıhtıyla beraber ani kalp krizlerine yol açabildiğini söyleyen Uzman Dr. Gül,  Genç yaşlarda kalp krizine bağlı can kayıplarını önemli miktarının bu tarz plaklarla ilişkili olabildiğini söyledi.

Plakların hastada onu doktora götürecek bir şikayet  oluşturmadığını aktaran Uzman Dr. Gül,  İlerleyip darlık oluşturana kadar yada yırtılıp kalp krizi yapana kadar belirti vermediğinin altını çizdi. Kalp krizlerinin özellikle çok kritik darlık yapmayan bu plaklardan kaynaklandığını söyleyen Uzman Dr. Gül, risk faktörleri olan bireylerin gerekli muayene ve tetkikleri yaptırması ve tanısı konarak önlem alınması gerektiğinin önemine dikkat çekti.

Kardiyoloji uzmanı tarafından yapılan genel kalp muayenesi, EKG, EKO, Efor testi gibi temel testler dışında kalp damarındaki plak için kesin tanıda en değerli güncel tetkikin Koroner BT Anjiyografi ( Sanal Anjiyografi ) yöntemi olduğuna değinen Uzman Dr. Gül,  Tek dikkat edilecek hususun işlem sırasında kullanılan kontrast maddeye karşı alerji olup olmaması ve böbrek fonksiyonlarının korunması için öncesi ve sonrası bol sıvı tüketilmesi durumu olduğunu vurguladı.

"Basit bir plak varmış diyip hafife almayın!"

Kalp damarında plak tespit edildiğinde “Ne olacak canım ciddi darlık yokmuş basit bir plak varmış” diyen hastalar  olduğunu ve maalesef önlem almadan hayatlarına devam ettiğini belirten Uzman Dr. Gül,  Kalp damarlarında plak tespit edilmesi ve mevcut risk faktörlerinin ortadan kaldırılması başta olmak üzere  bir dizi önlemler alınması gerektiğini söyledi.

"Ne gibi önlemler alınması gerekir?"

Alınması gereken önlemlere ilişkin açıklamalarda bulunan Uzman Dr. Gül, "Hipertansiyon , Şeker hastalığı, yüksek kolesterol gibi durumların tedavisi, Yaşam tarzı değişiklikleri ( Sigarayı bırakmak, alkolü azaltmak, kilo vermek, düzenli egzersiz yapmak), Plak stabilizasyonu ( yani yırtılmasın ve üzerine pıhtı oturmasın diye plak sağlamlaştırma) amacıyla hastalara düşük doz aspirin ve kolesterol ilacı başlanması, hastaların periyodik olarak belli aralıklarla Kardiyoloji uzmanı muayenesi ve gerekli testlerden geçirilmesi, İleri derecede darlık oluşturan plak tespit edildiğinde normal kateter koroner anjiyografi yapılarak mevcut darlıkların stent yada by-pass yöntemi ile kalıcı tedavisinin sağlanması gerekir" ifadelerine yer verdi.

İpek Esma Çeşme