KİSPET USTASI EN BÜYÜK DESTEĞİ 'ÇIRAĞIM' DEDİĞİ EŞİNDEN GÖRÜYOR

            Geleneksel kispet üretiminin sayılı ustalarından Edirneli Adem Kayın, geleneğin korunması için verdiği uğraşta en büyük desteği eşinden görüyor.

KİSPET USTASI EN BÜYÜK DESTEĞİ 'ÇIRAĞIM' DEDİĞİ EŞİNDEN GÖRÜYOR
TAKİP ET Google News ile Takip Et

            Kispet yapımında duayen olan Bigalı İrfan Şahin'den 10 yıl önce "pehlivan pantolonu" da denilen kispet yapımını öğrenen Adem Kayın, Türkiye'de geleneksel kispet yapan sayılı ustalar arasında gösteriliyor.

Devecihan Kültür Merkezindeki atölyesinde üretimine yıl boyu devam eden Adem ustanın Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin yaklaşmasıyla iş yoğunluğu daha da arttı.

Kispetin kasnak, hazne ve paça bölümlerini Adem usta üretirken kalıp ve kesim işlemlerinde de el sanatları öğretmeni eşi Heves Kayın yardımcı oluyor.

Deri, karı kocanın elinde bıçkı ve muşta gibi aletler kullanılarak 3 günde kispet haline geliyor.

- "Yağlı güreşin olmazsa olmazı"

Adem Kayın, AA muhabirine, kispeti dünyada kişiye özel üretilmiş en sağlam kıyafet olarak tanımladı.

Kispetin pehlivanın tek yoldaşı olduğunu ifade eden Kayın, "Kispet yağlı güreşin olmazsa olmazı, pehlivanın çayırda güvendiği tek obje diyebiliriz." dedi.

- Kispete hem geleneksel bağlılık hem akademik çalışma

Kendisinin İrfan Şahin gibi bir ustadan eğitim de almasıyla bu işte iyi bir konuma geldiğini eşinin de bu yolda başarıyla yürüdüğünü vurgulayan Kayın şunları kaydetti:

"Geçmiş kültürü bugüne taşımak, bugünü geleceğe taşımak ana hedefimiz. Kaybolmaya yüz tutmuş bir sanatı hem yaparak hem de kaynak oluşturmak için çaba sarf ediyoruz. Eşim yüksek lisans tezini kispet üzerine yazdı. Şimdi kitap çalışmamız var. Kitabımız çok detaylı olacak. Deri seçiminden pehlivanın ölçüsüne, kalıp çıkarmadan dikimine kadar her şeyi içerecek. Kispetin bir kitabı olmasını istiyoruz. Bir deri ustası bu kitabı okuyup incelediğinde kispet yapabilsin istiyoruz."

- "200 yıldır aynı gelenekleri sürdürüyoruz"

Kayın, ustasından öğrendiği geleneksel yöntemleri sürdürdüğünü dile getirdi.

Pehlivanın yol arkadaşı kispetin önemine değinen Kayın şöyle devam etti:

"200 yıldır aynı gelenekleri sürdürüyoruz. Türkiye Güreş Federasyonu zaten buna bir kural getirdi ve kispetin standart olması gerektiğini belirtti. Güreşçilerin kispetleri açısından eşit olması gerekiyor. Herkese güçlü, dayanıklı ve mukavemeti yüksek kispetler yapıyoruz. Kispet dana derisinden yapılıyor. Kasnak bölümünü güçlü olması için en az üç kat deriden yapıyoruz, bazen 7-8 kat kullandığımız oluyor. Üzerine süslemeler yapıyoruz. Paça kısımlarının dirsek kısmına kadar kısmını rakibin kolay tutmaması için sertleştiriyoruz. Hazne bölümünü de pehlivanın rahatlığı açısından yumuşak şekilde yapıyoruz."

- Birçok aşamada eşine yardımcı oluyor

Heves Kayın da kispet ustası eşine yardımcı olarak geleneksel yöntemi öğrendiğini söyledi.

Kispet yapımının incelik istediğini belirten Kayın, "Kendi çalışmalarım el dikişi üzerine olduğu için güç konusunda bir sıkıntım yok. Ancak kispet dikişi zor, yeri geldiğinde 7 kat dikiş dikiyorsunuz. Süsleme aşamasında, kesim aşamasında ve tasarımlarda eşime yardım ediyorum." diye konuştu.

Kayın, kispet üzerine yüksek lisans çalışması yaparak akademik anlamda da çalıştığını ifade etti.

AA