Koroner Kalp Hastalığında Tanıda Yeni Dönem: Koroner BT Anjiyografi
Koroner kalp hastalığında kesin tanı için altın standardın hala kateter ile kasıktan yada koldan yapılan Klasik Koroner Anjiyografi yönteminin yanı sıra son 20 yılda teknoloji ile birlikte giderek gelişen ve tanı için altın standart'a yakın alternatif bir görüntüleme yöntemi Koroner BT anjiyografi (sanal anjiyografi) ortaya çıktı. Bu yöntemin risk içermeyen, yatış gerektirmeyen, radyasyona ve kontrast maddeye maruz kalmayı minimuma indiren bir alternatif olduğunu söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Çetin Gül, konuya ilişkin açıklamalarda bulundu.
Halk arasında "sanal anjiyografi/kalp tomografisi" olarak da bilinen koroner BT anjiyografiye, koroner arter hastalığının var olup olmadığını veya bu hastalığa müdahale gerekip gerekmediğini belirlemek için başvuruluyor. 40 yaş üstü şeker hastaları, yüksek kolesterol veya aşırı kilolu olanlar, ailesinde kalp hastalığı olan bireyler, yeterli düzeyde yürüyüş yapmayanlar, sigara içen ve göğüs ağrısı çeken kişilerde kalp krizi riski daha yüksel olabiliyor. Son yıllarda hızla artan kalp krizleri, öncelikli ölüm nedenleri arasında yer alıyor. Bu konuda doktor kontrolü ve uzman takibinin yanı sıra tedavi yöntemleri de büyük önem taşıyor.
Son 20 yılda teknoloji ile birlikte giderek gelişen ve tanı için altın standart’a yakın alternatif bir görüntüleme yöntemi olan Koroner BT anjiyografinin (sanal anjiyografi) ortaya çıktığına değinen Uzman Dr. Gül, "Bu görüntüleme yöntemi için kullanılan özel foton sayıcı bilgisayarlı tomografi, kuantum teknolojisi ile çalışan ve foton sayımı detektörleri kullanan bir medikal görüntüleme cihazıdır. Yüksek kaliteli ve net görüntüler sağlar. Hızlı çekim özelliği ile hastaların maruz kaldığı radyasyon miktarını ve kullanılan kontrast madde miktarını minimize eder. Kalp ve damar hastalıkları bu foton sayıcı bilgisayarlı tomografinin en önemli kullanım alanlarından biridir. Bu teknoloji, koroner arterlerdeki plak oluşumunu , darlık derecesini ve tıkanıklığı, doğuştan kalp damar anomalilerini son derece net bir şekilde gösterir. Damar içindeki kalsiyum birikintileri ve stent yapıları, geleneksel görüntüleme yöntemlerine göre çok daha az artefaktla detaylı bir şekilde incelenebilir. Bu da, özellikle kalp hastalığı riski taşıyan hastalar için erken teşhis de henüz ciddi darlık oluşmadan damar içindeki plak aşamasında tanı konmasını ve önlem alma şansını artırır" ifadelerine yer verdi.
Uzman Dr. Gül, BT ile yapılan sanal anjiyografinin, koroner arter hastalığının var olup olmadığını veya bu hastalığa müdahale gerekip gerekmediğini belirlemek için en kolay ve hızlı başvurulan bir yöntem olduğunu vurguladı. Tamamen ağrısız bir işlem olan sanal anjiyonun, herhangi bir iyileşme süresi ve hastanede yatış gerektirmediğini belirten Uzman Dr. Gül, hastanın işlem sonrasında hemen günlük hayatına dönebildiğini söyledi.
"Ortalama çekim süresi 10 dakikayı pek geçmez"
Sanal Anjiyonun detaylarına ilişkin bilgi veren Uzman Dr. Gül, "Çekim öncesi damar yolu açılır, damar yapısının net görünmesini sağlayan kontrast madde damardan verilir ve ortalama çekim süresi 10 dakikayı pek geçmez , öncesi ve sonrası bol su içilerek verilen kontrast madde den böbreği korumak gereklidir , böbrek sorunu olanlar da çekim riskli olabileceği için ya da ön hazırlık gerekebileceği için hasta doktorunu bilgilendirmelidir. BT Koroner anjiyografi, kalp damar hastalığı riski taşıyanlar ( ailede erken yaşta kalp krizi, genetik kolesterol yükseklikleri , şeker hastaları, sigara içenler , tansiyon hastaları vb ) , göğüs ağrısı-nefes darlığı gibi belirtiler gösterenler ve damarına stent takılmış olup kontrol gereken bireyler için uygundur. Bazı hastalarda bir ön tarama testi niteliğinde olsa da bazı hastalarda kesin olarak bilgi verir daha sonra yapılacak olan katater anjiyografiye gerek duyulmaz" şeklinde açıklamada bulundu.