Sağlıklı gelecek için yerel tohum

Karaağaç Yatılı Bölge Ortaokulu Bahçesi’nde gerçekleştirilen 1. Tohum Takas Şenliği çeşitli etkinliklerle coşku ile kutlandı.

Cumhuriyet Kadınları’na yoğun ilgi

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan şenlikte Kırsalın Doğal Pazarı emekçileri ve Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Elmas Aslan da destek verdi.

Köylü kadınlar pişirdikleri lezzetli ürünleri satarak hem ekonomilerine katkı sağladı hem de şenliğe lezzet kazandırdı.Lüleburgaz ilçesine bağlı Ertuğrul köyünden gelen, emekli müzik öğretmeni Şükran Akdeniz'in kurduğu ve ilkokul mezunu 19 kadından oluşan 'Cumhuriyet Kadınları' korosu kısa sürede büyük beğeni topladı. Ayrıca Cumhuriyet Kadınları Trakya’ya özgü lezzetleri temsili olarak sunumunu yaptı ve maniler söyledi.

“Tohumlarımıza sahip çıkalım”

Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı yaptığı konuşmada, bu kadar çok tohuma ulaşıldığını belirterek, “Bu tohumlara sahip çıkalım bunlar ülkemize geri dönüşüm olarak çevirerek ülkeye faydalı bir hale getirelim. Kendi markamızı oluşturalım. O yüzden bu projede emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, tohumla ilgili gelecek kaygısı ve özlemi olan yerli tohum üreticilerine seslenerek, tohumun gelecek olduğunu bilerek bu etkinliğe katılanlara teşekkür etti.

Başkan Gürkan, tohum konusunun uzmanlık alanıolmamasının sevdasından vazgeçirmeyeceğini söyledi.

“Çiftçiler için zorunlu hale getirildi”

2006 yılında kabul edilen tohumculuk kanunu ile kayıt altına alınmamış yerel tohumların ülkemizde satışının yasaklandığını belirten Başkan Gürkan, “Milli tarım projesi kapsamında 2018 yılından bu yana şirketlerin denetiminde üretilip satılan tohumlar çiftçiler için zorunlu hale getirilmiş, sertifikalı tohum kullanmayan çiftçilerin destek yardımlarından yararlandırılamayacağı açıklanmıştır” dedi.

“Bu mirası gelecek nesillere aktaracağız”

Tüm bu düzenlemeler sonucunda yabancı şirketlerin mısır, şeker pancarı ve ayçiçeği tohumunda Pazar paylarının yüzde 90’a kadar ulaştığını vurgulayan Başkan Gürkan, ‘yerel tohumlar mirasımızdır’ sloganıyla yola çıkarak yerel tohumla birlikte kültür ve gelenekleri koruyup, bu mirası yeni nesillere aktarmayı hedeflediklerini söyledi.

“Korunması ve yaygınlaştırılması şart”

Türkiye’deki tohumların yaklaşık yüzde 3’ünün yerel tohumdan oluştuğunu açıklayan Başkan Gürkan,bu yüzden yerel tohumların korunması ve yaygınlaştırılmasınınmutlaka gerekli olduğunu söyledi.

Bio çeşitliliği ile övünülen eski zamanların büyük bölümünün çok uluslu şirketler tarafından üretilen tohumları kullanmaya zorlanıldığı zamanların yaşandığını dile getiren Gürkan, tohum takas etkinliği ile en büyük hazinelerden olan yerel tohumun özenle yetiştirilmesini, üreticilerden aldıkları tohumları da yine sistemde diğer tohum severlerle takasa açmayı hedeflediklerini söyledi.

“Yaşam bir dönüşümdür”

Yaşamın bir dönüşüm olduğunu ve her şeyin bir tohum ile başladığını dile getiren Gürkan, uygarlığın da bir tohumla başladığını söyledi.

Yerli atalık tohumların binlerce yıllık değişen koşullara uyum sağlayarak günümüze ulaşmayı başardığının altını çizen Gürkan, sağlam örnekler olduğu için yaşamın sürdürülebilirliği için birer genetik hazine olduğunu belirtti.

“Açlığa davetiye çıkarıyor”

 Tek tip ya da hibrit tohuma mecbur kalmanın gıdada bağımlılığı ve bunun sonunda da açlığı getireceğini vurgulayan Başkan Gürkan,“Çeşitlilik yaşamın güvencesidir. Ancak bu çeşitlilik de her geçen gün yok olmaktadır. Laboratuarlarda üretilmiş numaralanmış sadece dış görünüş olarak albenisi olan meyve-sebzelere dönüşen tek seferlik tohumun egemenliği Anadolu ve Trakya çiftçisinin yüzyıllardır ambarlarında saklayıp ertesi yıl toprakla buluşturduğu atalık toprakları tehdit etmektedir. Küçük çiftçiler piyasa şartlarının uygun olmaması nedeniyle bu çeşitleri terk etmektedirler. Bu da tohumların dönüşüm süreçlerini durdurmakta ve bulundukları yörenin çevre, iklim, toprak koşullarına uyum yetenekleri gelişmiş bu tohumların gelecek nesillere aktarılmasına engel olmaktadır. Bunun sağlanabilmesi için yerli tohum çeşitliliğinin korunması, ekilerek çoğaltılması ve paylaşılması gerekir. Bulundukları iklime ait binlerce yıl uyum sağlamış güçlü fakat tuzlu, susuzluk, hastalıklı, böcekli, iklim değişimi ortamına dayanıklı ve daha besleyici tohumlar yerine tek tip tohuma bağımlı kalmak açlığa davet çıkarmaktır” ifadelerini kullandı.

“Gelecek için bir ışık tutmalıdır”

Takas tohum etkinliğinde yüzden fazla çeşit yerli tohumunolduğunu söyleyen Başkan Gürkan, yerli tohumun önemini şöyle bir örnekle anlattı; “Keşan ilçemizde yapılan arkeolojik kazılarda bir küp bulunmuş. Bu küp 2 bin 500 yıldır kapalı bir ortamda muhafaza edilmektedir. O küp açıldığında içinden buğday tohumu çıkar. Bakın bir buğday tohumu gerekli ortam sağlandığında tam 2 bin 500 yıl dayanabilmektedir. Atalık tohum bize gelecek için bir ışık tutmalıdır.Bugün hibrit tohumlarda kromozom sayısı neredeyse 48’lere yükselmişken, bu tohumdaki kromozom sayısı sadece 14’tür. Bu hepimizin dikkat etmesi ve özen göstermesi gereken bir alandır.”

“Seçim derdinde değil, geçim derdindeyiz”

Başkan Gürkan, tohum işinin belediyenin işi mi diye soranlara insanın olduğu her iş belediyenin işidir cevabını verdi. Başkan Gürkan, YerliTohum Takas Şenliği’ni bir dertten ya da seçim derdinden değil,geçim derdinden yaptıklarını belirtti.

Her siyasetçiye önümüzdeki dönemde yapacağı projelerinin sorulduğunu söyleyen Gürkan, önümüzdeki dönemde en büyük projesinin Karaağaç ve Edirne’nin bereketli topraklarında elleri nasır tutmuş, yüzleri güneşten kavrulmuş ama yürekleri tertemiz insanlarlabirliktegelecek nesillere sağlıklı, doğal gıdaları yedirebilmek ve onları bunlarla büyütebilmek olduğunu dile getirdi.

“Gelecek kaygılarının yok edilme alanı”

Başkan Gürkan oy beklentisi ya da seçim ile ilgili bir kaygısının olmadığını belirterek, “Burası siyaset alanı değil, geçim alanıdır. Burası evlatlarımızın gelecek kaygılarının yok edilme alanıdır. Bunu hep beraber başaracağız. Önümüzdeki süreçte yerli tohumları daha fazla bulup çoğaltarak, çocuklarımızı sağlıklı gıdalarla besleyerek büyüteceğiz. Yabancıların genetiği ile oynadığı tohumlarla büyütmeyeceğiz. Eğer çok meraklılarsa kendi milletlerine, kendi evlatlarına yedirsinler biz onları yemek istemiyoruz” sözlerine yer verdi.

Türkiye Cumhuriyeti’nin Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğudevlet olduğunu belirten Gürkan, “Çocuklarımızı kimsenin ve ne olduğunu bilmediğimiz ülkenin tohumlarıyla besleyecek devlet değildir” dedi.

“Başka şehirlere ihraç edeceğiz”

Başkan Gürkan, çok yakın zamanda Karaağaç ve Edirne’de meyveciliğin daha da gelişmesi için Buzhaneyi devreye alarak, Karaağaç’ta kapatılan ve kaldırılan kantarı yeniden açacakları müjdesini verdi. Gürkan, bundan yaklaşık 15 yıl önce olduğu gibi kentte yetişen ürünleri yine her gece kamyon kamyon doldurarak, başka şehirlere ve ülkelere ihraç edeceklerini belirtti.

Başkan Gürkan, gelecekte bereketli topraklarda,herkesin kendi ürününü ekeceğini ve oradan elde edilen ürünleri kuracakları üretici kooperatiflerinde destekleyeceklerini söyledi.

Edirne’nin Türkiye’nin en gelişmiş ve en yetenekli borsalarından birisine sahip olduğunu belirten Gürkan, borsanın, ziraat odasının ve diğer sivil toplum örgütlerinin desteği ile istedikleri noktaya ulaşabileceklerini söyledi.

Başkan Gürkan’ın Edirne Belediyesi bünyesinde kurduğu Yerli Tohum Bankası için Trakya’nın köylerinden toplanan; Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi, Çanakkale Belediyesi ve Silivri Belediye’sinin getirdiği yerli tohumlar Karaağaçlı üreticiler ile buluşturuldu. Şenlikte, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nden alınan ve ata tohumundan üretilmiş 5 bin adet domates fidesi Karaağaçlı üreticilere teslim edildi.

Konuşmaların ardından tohum takasına geçildi. İlk tohum takası, Recep Gürkan ve Borsa Başkanı Özay Öztürk tarafından gerçekleştirildi.

Özlem Ceylan