EMİTT, RUH VE ŞARAP...
Ayhan Tunca
Ben, hala yaklaşık on yıl önce, Ticaret ve Sanayi Odası'nın öncülük ederek Edirne'yi oralara taşıdığı günü arıyor olmalıyım ki, her yıl izleyip gözlemlerde bulunduğum Emitt'te, o heyecanı hala yakalayabilmiş değilim...
Daha da önemlisi, sanki her yıl bir yanı budanıyor bu fuarın ve adeta fakirleşme süreci söz konusu...
Adı geçen Ticaret Odalı o fuarda, bir gönüllü olarak bulunmuş ve turizm-tarih danışmanlığı yapmıştım...
O ne canlılıktı öyle!
Dönemin Turizm Bakanı Erkan Mumcu'nun önüne atlayıp, Edirne'yi çiğneyip geçemezsiniz diyerek o sevimli reyonumuza yönlendirmiştik...
***
Bu yıl, Etv'deki programım için de küçük söyleşiler yaptım, görüntüler derledim...
Bu akşam saat 9'da "Yöre 'den, Yöremizden, Ülkemizden" adlı o tarih, kültür, haber programında izlenebilir...
***
En büyük eksiklerden biri, reyonların valisiz kalmış olmasıydı...
Valiler,Emiit'in açıldığı gün,belki de ilk kez, tümü de Ankara'daydı ve Tayyip Erdoğan'ın muhalefete saldırışını dinlemek durumunda bırakıldılar...
Fakat elbette;bu tür etkinliklerde, valilerden önce belediye başkanları olmalı...
Hamdi Sedefçi asla olmadı...
Onun yerine, bu yıl olduğu gibi, Belediye Başkan Yardımcısı Dr.Ertuğrul Tanrıkulu'nun bulunması, bu kardeşimiz ne denli içten ve samimi bir çaba sergilemiş olsa da, açığı kapamaya yetmiyor...
***
Bu kez, neredeyse bütün reyonlara Kalkınma Ajansları damgasını vurmuş gibi...
Yani hükümet, her ilin, bu fuardaki kira bedelini karşıladı...
Her ne kadar reyonlardaki içerik özgürce düzenlenecek, ajans buna karışmaz dense de, söylentiler farklı...
Zaten siyasi varlığı ve amacı tartışma konusu olan bu ajansların gölgesi, daha bir bürokrat hava katmıştı reyonlara...
Gizli yüzü AKP kokan bir havaydı bu...
***
Neden mi?
Biz, söylenti dedik; ama bal gibi gerçekti işte!
Ne yazık ki, bu gerçeği kameraya söyletemedik yine de...
Gerçek şu:
Tekirdağ Valisi, Şarköy'ün bir miktar geç kalmış olmasını gerekçe olarak kullandı ve Şarköy, bu yıl Trakya bölgesi dışında kendi yağı ile kavrulmak durumunda kaldı...
Aslında bu vali, Şarköy reyonunun "olmaza olmazı" şarabın, orda görünmesini istemiyordu...
***
Soğuktu ve karlı bir havada girmiştik fuar alanına; karlar yağmaktayken ayrıldık, akşama doğru...
Ziyaretçi katılımı çarpıcı biçimde azalmıştı bu yıl...
Reyonların iç dünyasında ruh yoktu ki, dışarı seslenebilsin...
Edirne reyonunda ise, bırakınız ruhu, tava ciğer bile yoktu!
Koku yapıyor gerekçesiyle yer verilmedi ciğercilere; oysa az ilerde sucuk kokusu, genizleri yakacak gibiydi...
***
Eğer...
Bu etkinliğe, turizm sektörü(örneğin turizmden birinci derecede nemalanan oteller) bir öncü gibi ve içinde yaşayacak biçimde katılmazsa...
Ve esnaf örgütleri omuzlayıp sahiplenmezse...
Sivil âlem dâhil edilemezse...
Hele belediye, öncüler arasında olması gereken aktif yeri almaktan kaçar durursa...
Boşunadır bu emekler ve havaya uçan, yaklaşık üç yüz milyar olduğu söylenen, harcamalar...
Ruh çağırmaya kadar bile gider bu iş...
***
Trakya Ajansı, para vermişti 2012 fuarına; ama ruh daha da bir hızlı biçimde uçmuştu sanki...
Şarköy şarabının dışlandığı bir yaklaşım ise, başka bir ruh halinin ürkütücü işaretiydi adeta...
