
LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASINI UNUTUYOR MUYUZ?
Beyazıt Sansı
Takvimler dün 24 Temmuz 2018’i gösteriyordu.
Bu tarih, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dünya milletlerince tanındığı günün yıl dönümüdür.
Bundan 95 yıl önce Kurtuluş savaşı sonrasında İsviçre’nin Lozan şehrinde toplanan Barış konferansında Ankara’da kurulan yeni Türk Devletinin varlığı kabul edilmiştir.
Bu tarihi antlaşmayı Türk milleti adına Kurtuluş savaşının Atatürk’ten sonraki ikinci büyük kahramanı İsmet İnönü imzalamıştır.
Bu tarihi antlaşmanın Edirne şehri ile de yakından ilgisi vardır. Çünkü bu antlaşmayla Edirne’mizin en güzel mahallesi Karaağaç toprakları, Türk milli sınırları içerisine alınmıştır.
24 Temmuz 1923 gününün anısına Cumhurbaşkanı merhum Süleyman Demirel döneminde Karaağaçta bir Lozan anıtı dikilmiştir. Dün öğlen saatlerinde bu anıtı ziyaret ettim. Fotoğrafta da görüldüğü gibi; anıtın önünde ne bir anma etkinliği ve ne de günün anısına konulmuş bir çelenk-çiçek vardı.
Oysa 2000 yılı sonralarında Trakya Üniversitesi Rektörleri Sn. Osman İnci ve Sn. Enver Duran dönemlerinde bu anıtın önünde törenler yapılır, çelenkler sunulurdu.
Bugün için Lozan Anıtı ve anıtın önündeki İsmet İnönü büstü adeta kaderlerine terk edilmiş bir görünüm içindedirler.
Ne oldu, nasıl oldu?
Gelecek kuşaklara Lozan Barış antlaşmasının anlamını ve önemini anlatmaktan vaz mı geçtik?
Oysa bu tarihi dönüm noktasının gelecek kuşaklarca mutlaka çok iyi bilinmesi gerekir. Çünkü Lozan Barış Antlaşmasında; Türkiye Cumhuriyeti Devletinin iki büyük kahramanının yılmayan cesareti ve kararlılığı vardır.
Lozan Barış antlaşmasını anlamak; büyük Atatürk’ü onun silah ve siyaset arkadaşı İsmet İnönü’yü anlamak demektir.
Bu tarihi gün vesilesiyle bu büyük kahramanlara selam olsun. Yüce Allah onları cennetinin en baş köşesin de yaşatsın.