Tarihi Meriç Köprüsü seyir köşkündeki mermerlerin üzerine çeşitli boyalarla yazılan yazıların çok tepki topladığını okumuşsunuzdur sosyal medyada ya da basında... Konuyu ilk olarak duyarlı bir kentli olan Aydemir Ay gündeme taşıdı. Önceki gün de İl Kültür ve Turizm Müdürümüz Ahmet Hacıoğlu olayın vahametini ve çirkinliğini dile getiren ve yaygın basında da yer alan bir açıklama yaptı.
Bu tür çirkinlikler maalesef şehrimizde, ülkemizde ve hatta dünyanın her tarafında yapılıyor. Ruhsal bir sorundan kaynaklanıyor olsa gerek, bu tür rahatsızlığı olanlar olur olmaz yerlere yazılar yazmaktan ve duvarları kirletmekten büyük haz alıyorlar.
Bu yazılan yerler tarihi eserlere ait yerlerde olursa büyük bir sorun haline geliyor. Boyalar taş duvarın içine işlediği zaman da onu çıkarmak bazen imkansız hale geliyor.
Sosyal medyanın yaygınlaşmadığı dönemlerde duvarlara yazılan bu tür yazı ve mesajları bir dışa vurum örneği olarak belki anlayışla karşılamak mümkün olabilirdi ama insanlar artık sosyal medyadaki çeşitli mecralarda açık ya da sahte hesaplarla içlerinden gelen her şeyi yazıp kendisini ifade etmenin bir yolunu bulabiliyorlar.
Gelelim Edirne'mize ve Meriç Köprüsü'ne yazılan yazılara... Evet bazı kendisini bilmezler ya da ruh hastaları böylesine tarihsel değeri olan yerlere yazılar yazabiliyor ve yazmaya devam edecek. Belli ki bu tür insanları ne yaparsak yapalım önlememiz de mümkün olamayacak.
Olayı görmek, lanetlemek ve gündeme taşımak iyi, güzel de bu çirkinlikleri silmek gibi bir kavram yok mu hayatımızda. Bu tür yazılarla mücadele edecek ve gerektiğinde gidip uygun malzemelerle bu çirkinlikleri silebilecek bir ekibimiz yok mu?
Kültür Müdürümüz bu konuyu medyaya taşıdığına göre en kısa zamanda bu yazıları sildirmenin mutlaka bir yolunu bulacaktır.
Ama bana göre, her köşesi tarihi eserlerle dolu olan bu kentte, belediyemizin bu tür yazılara müdahale edecek bir birimi olmalıdır. Belki de vardır bilmiyorum ama belirli periyotlarla tarihi eserlerimizi dolaşıp bu tür çirkinlikleri taşlara fazla nüfuz etmeden silmelidir.
Şimdi diyeceksiniz ki Meriç Köprüsü'nün her tarafı çirkinlikler içinde. Evet doğrudur. Çirkin beton kanallar, kırılıp dökülen zemin taşları, adım bile atılamayacak hale gelmiş trafik yoğunluğu ve ayaklarında aylardan beri birikmiş duran taşkın kalıntıları tüm eleştirilere rağmen dururken; mermere yazılan yazıları birilerini çıkıp kedisine dert edip sileceğine doğrusu hiç ama hiç ihtimal vermiyorum.
