
NEDEN BU KADAR ÇOK SANAT ETKİNLİĞİ YAPILIYOR?
Özge Özkan
Okul öncesi eğitimi programı çocuğun bilişsel, sosyal-duygusal, dil, motor ve özbakım becerilerinin gelişimini çok yönlü desteklen bir programdır. Bu program aynı zamanda esnek bir programdır. Yani bir okul öncesi öğretmeni çocuklarda yetersiz gördüğü konulara yönelik olarak ya da kendi ilgi alanlarına ve yaratıcılığına bağlı olarak etkinlikler uygulayabilir.
Ancak okul öncesi eğitimi çocukları birinci sınıfa hazırlama gibi bir amaç da taşıdığı için birçok okul öncesi öğretmeni çocukların birinci sınıfa başladıklarında düzgün bir şekilde yazı yazabilmesi için, onların ince motor gelişimlerini yani parmak kaslarının gelişimlerini çok önemli bulur. Bu noktada devreye biraz öğretmenin duyguları da girmektedir. Çünkü birinci sınıfa başladığında çocuklar kalem tutmakta, yazı yazmakta zorlanırsa diye bazı okul öncesi öğretmenleri sınıf öğretmenine karşı mahcup düşeceği kaygısını taşır. Bu yüzden de sınıf içerisinde öğrencilerine uyguladığı etkinliklerde sanat etkinlikleri ağır basar. Bol bol kesme, yapıştırma, boyama gibi çalışmalar yapılır.
Tüm bunlar özellikle bir yıldan daha fazla okul öncesi eğitimi alan çocuklar için sıkıcı etkinlikler haline gelir. Devamlı olarak benzer etkinliklerin tekrarlanması çocukların motivasyonunu ve okula olan sevgisini azaltabilir. Aynı zamanda sanat etkinliklerine ağırlık verilen bir anasınıfında eğitim öğretim gören çocuklar diğer alanlardaki etkinliklerin uygulanmamasından olumsuz etkilenir. Aslında sanat etkinlikleri yerine farklı etkinliklerle de çocukların parmak kasları geliştirilebilir ancak her öğretmen yaratıcı değildir.
Bu yüzden bir ebeveyn çocuğunu anasınıfına göndermeden önce ev ortamında çocuğuna onun el becerilerini geliştirebileceği etkinlikler yaptırmalıdır. Bir okul öncesi öğretmeni sınıfındaki öğrencilerinin el becerilerinin iyi olduğunu fark ederse, çocuklara farklı etkinlikler uygulamak için daha çok alternatifler sunacak ve bu da çocukların gelişimini daha iyi destekleyecektir.
Okul öncesi eğitimi aslında çok yaratıcı bir süreçtir. Böyle algılanmamasının sebebi ise birçok ebeveynin çocuklarını anasınıfına göndermeden önce ev ortamında onların gelişimlerine doğru bir şekilde destek olamaması ve bu yüzden çocuklar anasınıfına başladığında öğretmenin onların ilk önce eksik oldukları becerilerini geliştirmeye, telafi etmeye çalışmasıdır. Bu da sınıf içerisinde yaratıcı ve değişik etkinlikler uygulamak için ayrılacak zamanı azaltır. Bu yüzden de maalesef ki okul öncesi eğitimi çoğu vatandaş tarafından çok basit bir şeymiş gibi “Kes, yapıştır, boya” eylemlerini kapsayan etkinliklerden ibaretmiş gibi algılanır.
Her bir kişi çocuklarının gelişimini ne kadar çok desteklerse okul öncesi eğitiminin o kadar kaliteli bir eğitim haline geleceğini asla unutmayın.
Özge ÖZKAN